GÜNEŞ ÇARPMASI NEDİR?
Yakın zamana kadar güneş ve sıcak çarpması değişik iki rahatsızlık olarak kabul edilirdi. Sıcak çarpması aşırı ölçüde etkin iklim koşullarına (tropiklerde olduğu gibi), ya da yüksek ısılı çelik fırınlarda çalışanlar üzerindeki çevresel sıcak etkilerine yoruluyordu. Aynı kurama göre, güneş çarpmasında yakıcı güneş ışınlarının baş veya omurilik üzerindeki olumsuz etkisi sözkonusuydu. Tıp alanındaki gelişmeler bu kuramın büyük bir yanıltı olduğunu ortaya koydu. Güneş ışınlarının olumsuz etkisi, doğrudan doğruya yüksek ısı uygulanmasıyla ilgiliydi. Şapka, şemsiye vb. şeylerle korunmasız, çıplak bir baş üzerinde yanmadan, çok parlak ışığıyla gözlere zarar vermekten öteye bir etkisi düşünülemezdi.
Bu açıklamadan da anlaşılacağı gibi, güneş ve sıcak çarpması aynı durumun farklı deyimlerle belirtilmesinden başka bir şey değildir. Her iki durumun belirtileri aynıdır. Hafif güneş (sıcaklık) çarpması olaylarında, sözkonusu kimsenin bünyesine göre değişen şiddetli başağrısı, terleme , kramplar, aşırı yorgunluk ve kesiklik görülür. Rahatsızlığın daha ileri aşamasında, vücudun ısı ayarlayıcı sistemi tümüyle bozulur. Terleme durur. Delirium (sayıklama) eşliğinde koma, ölümün yakınlığını belirtir. Güneş çarpmasının bilimsel nedeni, örtüsüz, korunmasız, çıplak vücudun bütününe veya en duyarlı kesimlerine aşırı sıcağın etkisidir. Nemli ortam bu olumsuz etkiyi kat kat arttırır. Başlangıç, vücudun tuz kaybına sebep olan aşırı terleme, kaslarda ağrılı kramplar ve dolaşım sistemini aksatan kan koyulaşması ile kendini gösterir.
İlk yapılacak iş, hastayı gölgeli, serin bir yere taşımak tır. Ağızdan, mümkün değilse damardan bol miktarda tuzlu su verilir. Olay ağırsa, hastanın çıplak vücudu ıslak çarşafa sarılır. Etkili bir yelpazelemeyle vücut ısısının 38 dereceye düşürülmesine çalışılır. 40° santigrat’ı aşan ateş, sayıklama, terin kesilmesi ürkütücü belirtilerdir. Burada önemli bir noktayı özellikle belirtelim. Yapısal durumları nedeniyle, bazı kimseler güneş çarpmasına daha eğilimlidir. Tedavi yöntemlerinden daha önce düşünülmesi gereken şey güneş çarpmasından korunmaya bakmaktır. Güneşin tepede olduğu en yakıçı ışınlarını dikey gönderdiği zamanlar plaj kumlarında yatmak, bu saatlerde başı açık, korunmasız uzun yürüyüşler yapmak, güneş çarpmasına zemin hazırlamaktan başka bir şey değildir. Yüksek ısılı ocaklar, fırınlar, kazan daireleri ve benzeri yerlerde çevresel ısı etkilerine hedef durumda çalışanların da her olasılığı göz önünde tutmaları, buna göre korunma tedbirleri almaları gerekir.