İÇGÜDÜ NEDİR?

Çoğumuz hemen her hareketimizin isteyerek, bilinçli oduğuna inanırız. Örneğin oturmak istediğimiz için oturduğumuzu, o anda düşünüp karar verdiğimizden dolayı tokalaştığımızı sanırız.
Fakat insanların ve çoğunlukla canlıların hareketleri bölyesine basit bir şekilde açıklanamaz. Söz gelimi bir bisiklete bindiğinizi varsayalım. Bu esnada hiç düşünmeksizin, hatta farkına bile varmaksızın bir sürü hareket yaparsınız. Bunlari daha önce öğrendiklerinizin ve geçirdiğiniz denemelerin toplamı halindeki sonuçlarıdır.
Diyelim ki kızgın sayılacak kadar sıcak bir şeye dokundunuz. Sonra da parmağınızı hemen geri çektiniz. Bunu yaparken, parmağınızı çektiğinizi, çekmeniz gerektiğini düşünmemişsinizdir bile. Buradaki davranış tam anlamıyla bir reflekstir.
Bir de karnınızın acıktığını, aç olduğunuzu düşünelim. Her seferinde tutup da kendi kendinize “acıktım, karnım aç, yüyecek bulmalıyım” demez, bir yolunu bularak karnınızı doyurmaya bakarsınız. Ne yapıp eder açlığınızı giderirsiniz. Buradaki davranış bir “içgüdü” dür.
İnsanın besin arama, yavrusunu koruma, üreme gibi konulardaki davranışlarının sırf içgüdüsel olup olmadığı ruhbilimciler arasında tartışılan bir sorundur.
Buna karşılık hayvanlarda bu tür içgüdüler olduğunu kesinlikle biliyoruz. İçgüdü, belilri bir şeyin o konuda hiç düşünülmeksizin yapılması diye tanımlanabilir. Ancak, buradaki “düşünülmeksizin yapma” deyimi “bilinçsiz” likle ilgili değildir. Aksine, bilinçaltı etkenlerin rolü sözkonusudur.
Bir içgüdüsel davranış, ne yapıp edilir mutlaka yerine getirilir çünkü o şeyi yapan yaratığın içinde kendini buna zolayan doğal bir uyarı, dürtü vardır.
Beslenme, korunma, eşleşme içgüdülerini bu konuda belirgin örnekler olarak gösterebiliriz. Kısaca söylemek gerekirse, bütün hayvanlarda vücudun hayati bazı ihtiyaçlarının giderilmesini, karşılanmasını hedef tutan içgüdüsel davrnaışlar vardır.