HACI BEKTAŞ VELİ KİMDİR?
Bektaşî tarikatının kurucusu olan Hacı Bektaş Veli 1209 yılında Horasan’da Nişabur’da doğmuştur. İslamın 4.Halifesi Hz.Ali soyundan geldiği söylenir. Moğollar’ın baskısından, zorbalığından kaçmak isteyen birçok Türkmenle beraber Anadolu’ya göç eden Hacı Bektaş Velî, şimdiki Hacıbektaş kasabasına yerleşmiştir. Hacı Bektaş’ın “Hacı” olması, güvenilir kaynaklara göre Anadolu’ya gelmesinden öncedir.
Burada Baba İshak’a mürit olmuş, Baba İshak’ın Selçuklulara karşı isyanı sırasında Hacı Bektaş’ın kardeşi Menteş öldürülmüştür. Büyük bir talih eseri kurtulan Hacı Bektaş da, sonradan Anadolu’da bazı halk hareketlerinde kaynak olan Batınîler’in önderliğini yapmış, Bektaşilik tarikatını kurmuştur. Özellikle Türkmenler’den pek çok taraftar toplamıştır. 1272 yılında, zaviyesini kurmuş olduğu Karaöyük köyünde öldüğü bilinmektedir.
Bazı tarihçiler, Hacı Bektaş’ın, Orhan Gazi Yeniçeri Ocağını kurarken ona yardımcı olduğunu, Yeniçeriler’e börk giydirdiğini belirtirler ki, bu söylenti tam anlamıyla gerçeklik kazanmamıştır. Hacı Bektaş Velî’nin ölümü, Yeniçeri Ocağı’nın kurulmasından yaklaşık olarak 90 yıl önceye denk gelmektedir.
Hacı Bektaş’ın “Makaalat” adındaki Arapça eserinin aslı elimizde bulunmamaktadır. Sadece birisi manzum, öteki düzyazı halinde iki Türkçe çevirisi günümüze kadar ulaşmıştır. Hacı Bektaş’ın kutsallaştırılan hayatı “Velâyet-Nâme” adını taşıyan ünlü eserde anlatılmıştır.
Bazı çevrelerce Hacı Bektaş’ın Yeniçeri Ocağı’nın kuruluşunda rolü ve yardımı olduğunun söylenmesi, sonradan Yeniçeriler arasında Bektaşi tarikatının çok tutmuş olmasındandır. Gerçekten de, Bektaşilik sadece Yeniçeriler arasında tutulmakla kalmamış, geçen zamanla bütün Anadolu’da, özellikle belirli çevrelerde çok saygınlaşmıştır. Bektaşi tarikatınca, Bektaşilik Hz.Ali’ye kadar gider. Bu tarikatın ayinleri gizli yapılır. Bektaşilik’te esas, Tanrı’nın yarattığı güzellikleri bir çıkar beklemeksizin sevmek ve değerlendirmektir. Daha yukarıda belirttiğimiz gibi, Bektaşilik Anadolu’nun bazı çevrelerini çok etkilemiştir. Görüş ufukları geniş, bağnazlıktan uzak kimseler olan Bektaşiler, her zaman için kalender, neşesini kaybetmeyen, nükteli ve hoşgörü sahibi kimseler olarak tanınırlar. Cumhuriyet devrinde, diğer bütün tekkeler gibi Bektaşi tekkeleri de kapatılmıştır.